Medyum, ruhlar alemi ile bağlantıya geçebildiğini ve ölülerle canlılar arasında bağlantı kurabildiğini iddia eden birey.[1] Türkçeye Fransızcadan geçen kelimenin orijini Latince medium taşıtı sözcüğüne sabreder.[1]
Spiritüalizm lügatlerinde "dünyadaki vücudunu terk etmiş ruhlarla iletişim kurarak onlardan aldıkları tesirleri muhtelif tezahürler halinde dünyaya yansıtan, psişik bakımdan duyarlı duyarlı kimselere zekâsal medyumlar veya rastgele bir ruhsal iletişim mevzubahisi olmaksızın paranormal fenomenler ortaya koyabilen özel marifetlere sahip kimselere fiziksel medyumlar verilen ad" olarak belirlenir. Bu tanımdan da anlaşılabileceği gibi bir medyumun paranormal bir fenomen ortaya koymasında medyumun ruhundan başka bir ruhun var olması koşul değildir. Başka Bir Deyişle medyumun ruhundan başka bir ruhun mevzubahisi olmadığı medyumnik tezahürlerin de olduğuna inanılır.
Spiritüalist kavrayışa göre, medyumluk hünerine sahip olmak bir hüner değildir ve spiritüalist etik kavrayışına göre, bireyin bu maharetini asla yanlış yollarda veya çıkar emeliyle kullanmaması gerekir.
Neo-spiritüalist terminolojide medyumluk sadece psişik duyarlı olmaktan ibaret değildir; medyum, medyumluk hakkında yeterince, görgü, bilgi ve tecrübeye sahip olmasının yanı gizeme, medyumluğun gereklerini, misyonlarını, mesullüklerini yeterince bilen ve uygulayan kimseye denir. Üstelik, medyumun gereken kalitelere sahip olması da yeterli değildir; o kalitelere medyumu transa sokan ve yönlendiren cerrahın da sahip olması gerekir.
Medyum, ruhlar alemi ile bağlantıya geçebildiğini ve ölülerle canlılar arasında bağlantı kurabildiğini iddia eden birey.[1] Türkçeye Fransızcadan geçen kelimenin orijini Latince medium taşıtı sözcüğüne sabreder.[1]
Spiritüalizm lügatlerinde "dünyadaki vücudunu terk etmiş ruhlarla iletişim kurarak onlardan aldıkları tesirleri muhtelif tezahürler halinde dünyaya yansıtan, psişik bakımdan duyarlı duyarlı kimselere zekâsal medyumlar veya rastgele bir ruhsal iletişim mevzubahisi olmaksızın paranormal fenomenler ortaya koyabilen özel marifetlere sahip kimselere fiziksel medyumlar verilen ad" olarak belirlenir. Bu tanımdan da anlaşılabileceği gibi bir medyumun paranormal bir fenomen ortaya koymasında medyumun ruhundan başka bir ruhun var olması koşul değildir. Başka Bir Deyişle medyumun ruhundan başka bir ruhun mevzubahisi olmadığı medyumnik tezahürlerin de olduğuna inanılır.
Spiritüalist kavrayışa göre, medyumluk hünerine sahip olmak bir hüner değildir ve spiritüalist etik kavrayışına göre, bireyin bu maharetini asla yanlış yollarda veya çıkar emeliyle kullanmaması gerekir.
Neo-spiritüalist terminolojide medyumluk sadece psişik duyarlı olmaktan ibaret değildir; medyum, medyumluk hakkında yeterince, görgü, bilgi ve tecrübeye sahip olmasının yanı gizeme, medyumluğun gereklerini, misyonlarını, mesullüklerini yeterince bilen ve uygulayan kimseye denir. Üstelik, medyumun gereken kalitelere sahip olması da yeterli değildir; o kalitelere medyumu transa sokan ve yönlendiren cerrahın da sahip olması gerekir.
Medyumluk, medyumun ortaya koyduğu bulgulara göre ise fiziksel medyumluk ve zekâsal medyumluk olarak iki grupta ele alınır:
Fiziksel medyumluk materyalizasyon, demateryalizasyon, levitasyon, telekinezi gibi fiziksel yaradılışların mevzubahisi olduğu paranormal fenomenleri kapsar.
Zekâsal medyumluk ise, bilgi alışverişinin mevzubahisi olduğu medyumluğu, başka bir deyişle medyumun laf veya yazıyla bilgi aktarımına içerir. Zekâsal medyumluk da kendi içinde muhtelif gruplara böler ki, bunlardan biri sezgisel medyumluktur.
Medyumlar sıklıkla çağdaş müneccimler olmakla itham edilirler ve tenkit etilirler. Ruhçuluğa göre, medyumluk gelecek hakkında bilgi almak değildir; aksine, bu gibi suallerin sorulduğu ruhsal iletişim seansları genellikle birliktesi obsesyon riskini getirdiğinden, ruhçular seanslarda bu tip sualler sorulmasından sakınılması gerektiğini bildirirler. Ruhçular, parasal çıkar sağlamak, eğlenmek, müddet geçirmek,gelecekten bilgi almak emeliyle niteliksiz suallerin sorulduğu ve obsesyonla sonuçlanan bu gibi ruhsal iletişimlere “abes iletişim” ismini verirler.